Cilt Bakımı

PRP

PRP

PRP HAKIINDA BİLİNMESİ GEREKENLER 

PRP (Platelet Rich Plasma-Plateletten Zengin Plazma) Uygulaması PRP uygulaması plateletten zengin plasma veya trombositten zengin plasma olarak adlandırılan; kişinin kendi kanından özel setler ve işlemler ile ayrıştırılan plateletten zengin plasma kısmının, kişiye tekrar uygulanması olarak tanımlanır. Estetik amaçla yapılması durumunda cilde ve saçlı deriye küçük iğneler ile uygulamalar yapılmaktadır. Halk arasında tam olarak karşılığı olmamakla birlikte kök hücre tedavisi olarak tanımlanmaktadır. 

PRP uygulaması çok uzun yıllardır, tıbbın birçok dalında özellikle ortopedi, spor hekimliği, plastik cerrahi, diş hastalıklarında ve veterinerlikte kullanılmaktadır.

PRP uygulaması kısaca kişinin kendi kanı ile estetik yönden iyileştirilmesidir. İnsan vücudunda dolaşan kan içerisinde eritrositler (alyuvarlar), lökositler (akyuvarlar) ve plateletler (trombositler) mevcuttur. İnsan vücudunda bir hasar veya yara meydana geldiğinde trombositler ve lökositler, hasar olan bölgeye göç ederler. Hasarlı bölgede salgıladıkları büyüme faktörleri ile hasar ve yaranın hızla iyileşmesini sağlarlar. PRP uygulamasında da insan vücudunun bu hasara karşısında vermiş olduğu tedavi etme yeteneği harekete geçirilerek, estetik yönden iyileşme amaçlanır.

PRP uygulaması prosedüründe özel işlemler ile kandan ayrıştırılan plateletler, kanın sıvı kısmı olan plasma içersinde sıkışmış olarak bulunacaktır. Plateletler normal kana göre daha az plasma kısmı içersinde bulunacağından, göreceli olarak normal kandaki sayısının (kanda normal seviyede 150,00-450,000 adet/ml bulunur), birkaç katı kadar sayıda (yaklaşık 1 milyon adet/ml) bulunacaktır. Bu sayede az miktardaki plasma içersinde normalin birkaç katı platelet sayısı cilt içersinde verilebilecektir. Kişi kanından ayrıştırılan plateletler, ince iğneler ile cilt altına ve veya saçlı deriye uygulandığında, sanki o bölgede hasar varmış gibi davranacak, bölgede büyüme faktörleri ve iyileştirici faktörleri salgılayarak, uygulama bölgesinde iyileştirici rol oynayacaktır. 

PRP uygulaması saçlı deriye yapıldığında; saç kökleri etrafındaki damarlanmayı artıracak, saç köküne daha fazla miktarda kan, oksijen, vitamin taşınmasına olanak sağlarken; salgıladığı büyüme faktörleri ile saç kökü hücrelerini uyaracak, saç köklerinin saç üretim süreçlerini hızlandıracak ve saçların daha sağlıklı hale gelmesini sağlayacaktır. Saç dökülmesi olan bölgede, büyüme faktörlerinin saç köküne olan etkisi ile saç sökülmesi duracaktır. Saçlı deride PRP uygulaması tamamen dökülmüş olan saçların tekrar çıkmasını sağlayamayacak; güçsüz, kırılmış, hasarlı saçları ve saç üretimi yeteneği durmuş olan saç köklerini uyararak, saç dökülmesini durduracak, saçların daha parlak, canlı görülmesini sağlayacaktır. PRP uygulaması sonrası ince güçsüz saç tellerinin canlanması ve kalibrasyonu artacağı için hastalar yeni saçlar çıkmış hissine kapılabilirler. PRP uygulaması cilde yapıldığında; zaman içerisinde cilt altında oluşan bazı dokuların kayıplarına bağlı olarak ortaya çıkan kırışıklık ve çökmelerin olduğu bölgede, hasar iyileştirme mekanizması ile iyileşme sağlayacaktır. Uygulama bölgesinde salgıladığı büyüme faktörleri vasıtası ile destek dokudaki kayıplara bağlı ortaya çıkan kırışıklık ve çökmelerde iyileşme görülecektir. Zaman içerisinde cilt destek dokusu kollajen miktarında azalma ve kırılmalara bağlı olarak ortaya çıkan cilt sarkmalarında, bölgeye uygulanan plateletlerin salgıladığı büyüme faktörleri ile kollajenlerin yeniden yapılandırılması sağlanacak; cilt elastikiyetinin artması ve cilt sarkmalarının düzelmesi sağlanacaktır. Cilt lekelerinde PRP uygulaması ile plateletlerin salgıladığı büyüme faktörleri (MGF) ile ciltte renk oluşumunu sağlayan melanin hücrelerinin çalışma sistemini normal sınırlarda tutarak, cilt lekelerinin tedavisini sağlayacaktır. Skar ve çatlaklarda PRP uygulamasında; ciltte herhangi sebep bağlı olarak ortaya çıkmış olan çatlaklar, izler, sivilce izleri, skarlar gibi lezyonların etrafında yara iyileştirici mekanizma ile çalışan plateletler, salgıladığı büyüme faktörleri ile lezyonların küçülmelerini daha az görünür hale gelmelerini sağlayacaktır.